Toplumsal Deprasyon - Erdal Atabek
Toplumsal deprasyon…
ERDAL ATABEK
“Depresyon”, çökme demek. Çöküntü, çökkünlük. Bir tıp terimi olarak ruhsal denge bozukluğu. Ekonomide de kullanılıyor.
Yaşamı tehdit altına sokulmuş bir toplumun çaresizliği söz konusu olunca depresyona şaşılır mı? Günümüzün Türkiye’si her alanda olumsuzluklarla kuşatılmış.
Sosyal yaşam, çatışmalarla, vuruşmalarla kana ve acıya boğulmuş. Yıllarca “çözüm süreci” diye açıklanmayan görüşmelerle, gizlenen buluşmalarla oyalanan toplum bugün bir savaş alanıyla karşı karşıya. Her gün şehit askerler, polisler, öldürülen PKK militanlarının haberleri ekranlarda, gazete sayfalarında. Etnik köken ayrımcılığı kentlere yayılmış. Muhalif basına karşı sokak kalabalıkları harekete geçirilmiş.
Toplumsal güven ortadan kalkmış. Herkes kendini kime ve neye karşı koruyacağını şaşırmış, sokaklarda etnik kimlik soruşturmaları yapılıyor.
Toplumun en üst düzeydeki yetkilisi, olan biteni “400 milletvekilinin tek partidenseçilmeyişine” bağlıyor. Hükümetin başı ipin ucunu kaçırdığının farkında. Kendisinin de inanmadığı belli şiddet söylemini yineleyip duruyor.
***
TURAN KARATEPE AYHAN AYDIN RÖPORTAJI
TURAN KARATEPE AYHAN AYDIN RÖPORTAJI
İNTERNET SİTESİ: SİVASGUNDEM.NET (28-29 EYLÜL 2015)
Sayın Merhaba değerli okurlarım.
Sivas Gündem Haber sitesinde salt makale yazmakla beraber röportaj yayınlayacağım.
Sosyal yaşamında toplumsal sorumluluklar üstlenmiş ve bu uğurda bedel ödemiş, toplumsal ahlak kuralları içinde sergilediği duruşuyla her daim örnek insan olmayı başarmış olan bir kişilik abidesi araştırmacı yazar, şair, televizyoncu Ayhan Aydın ile yaptığımız görüşmede anlattığı önemli konuları birlikte göreceğiz.
O Bir yaşayan çağdaş Derviş. O bir çift gülen göz. O bir Alevi ocaklarını, dergâhlarını araştıran, sorunlarını dinleyen, bilinmeyenleri ortaya çıkartan araştırmacı televizyoncu. O içinde beslediği çocuk gibi kırılgan, naif, hassas, bir o kadar haksızlıklar karşısında panter.
O adam gibi adam. Yani herkesin olması gereken insan!...
MEHMET DEMİRTAŞ DEDE'YLE SÖYLEŞİ
Nevzat Demirtaş (Nadire Anamızla) Dedenizin Mirasını Devralan
Sultan Süceattin Veli Dergâhı (Ocağı) Postnişini
Mehmet Demirtaş Dede’yle Söyleşi
Ayhan AYDIN
Sevgili Dedem, çok köklü bir geleneğin devamında büyük bir hizmet devraldınız. Sizin gözünüzde, geçmişte Nevzat Dede/Nadire Ananın üstlendikleri misyon neydi? Bir evlat olmanın ötesinde onlar nasıl bir geleneği yaşatıyorlardı? Siz onlar sağken veya sonrasında onların halkın üzerindeki etkileri konusunda neler söylersiniz?
Sevgili Ayhan Bey, yaptığın çalışmalarda başarılar diliyorum. Senin bu yaptığın çalışma özün meydana çıkmasıdır. Çünkü dedelerle yapılan sohbetler de öz bozulmadan yansır, gerçekler söylenir diye düşünüyorum, ama süre çok az inşallah beraber oldukça, konuşuldukça güzel şeyler ortaya çıkacak.
UFUK ÇİZGİSİNDE BİR DÜNYA
“ YÜREĞİMDE İNCE DALLAR KIRILIR”…
Küçük Prense Mektuplar…(DENEMELER)
UFUK ÇİZGİSİNDE BİR DÜNYA…
Ayhan Aydın
Bugün çok güzel bir Pazar günü. Kendi hayalimde yarattığım bir düş ülkesindeyim. Şu anda ne dik yamaçlar üzerine kurulmuş bir şato, ne Ortaçağ şövalyeleri, ne atları üzerinde kır gezisi yapan küçük prenses ve prenslerim var (Küçük Prens’im kıskanır mı yoksa? Ama yok o kıskanç değildir)… Ne dereler, ne ormanlar, ne ejderhalar var hayal âlemimde. Ne insanların derisini geçip kemiğine işleyen Arizona çöllerinin sıcağı, ne bin bir şekillerdeki dev kayalar, derin vadiler, küçük dereler üzerinden bir gurup kovboy yol alıyor. Ben şu an Uzay Yolu’ndayım… Sonsuzluğun en iyi hissedildiği evrende türlü canlılar, türlü tehlikelerle karşılaşmak heyecanının getirdiği mutluluk ürpertiyor şu anda beni. Kaptan koltuğundayım. Dünyanın en beyaz, en büyük bulutları beliriyor ya şimdi karşımda, bunları hissetmem için bu yetmez mi? Hafif bir rüzgâr, katar katar getirip tam da bana doğru, üstümü yorgan gibi sardı bulutlar gerçekten de. Bunlar büyük tarlalardaki papatya adaları kadar sevindiriyor beni. Bir de… Bir de… İçine baktıkça sessizleşen, derinleşen, tılsımına tılsım ekleyerek benzersizleşen bir ufuk çizgim var karşımda. Dünyam bu oluyor bir anda… Epey bir zaman olmuştu bu anı hayal etmeyeli, hem de yaşamayalı da…
Vatan Nasıl Sevilir - Işıl Özgentürk
Vatan nasıl sevilir?
Işıl Özgentürk - Cumhuriyet, 23 Eylül 2015
Bu ülkede kime sorsan, “Ben bu vatanı çok seviyorum” der. Şimdi sorularımızı sıralayalım:
- Hiç Güneydoğu ya da Doğu’ya giden bir tura katıldınız mı?
- Anadolu’nun en önemli uygarlığı Hititlere dair kaç heykel gördünüz, kaç kent gezdiniz?
- Hasankeyf’i biliyor musunuz? Gittiniz mi? Orada yapılacak barajın neleri su altında bırakacağını biliyor musunuz? Bununla ilgili herhangi bir yere imza attınız mı? Herhangi bir protesto eylemine katıldınız mı?
- Selçuk-Efes’e gittiniz, kentin muhteşem genelevine hayretle baktınız, ilk tuvaletleri gördünüz mü?
- Bodrum Kalesi ve Sualtı Müzesi’nde hayallere daldınız mı?
Diğer Makaleler...
- Kurban ve Bayram
- Yeni Dünyada İletişim Sistemleri - Ruhi Su
- AYHAN AYDIN, İSVİÇRE BASEL VE ÇEVRESİ SÖYLEŞİLER 1
- AYHAN AYDIN'LA GELENEĞİ YAŞATANLAR, İSMAİL SAÇLI
- AYHAN AYDIN'LA GELENEĞİ YAŞATANLAR, HÜSEYİN GÜLER, ADEM OZAN
- AYHAN AYDIN'LA GELENEĞİ YAŞATANLAR, SULTAN SUCAETTİN VELİ
- Şair Gülfer Ceylan'la Söyleşi
- ALİ KAYA İLE SÖYLEŞİ “DEYLEM’DEN DERSİM’E” ALEVİ TARİHİNDEN BİR KESİT
- AYHAN AYDIN, DOĞAN BERMEK, GELENEĞİ YAŞATANLAR
- DEYLEMDEN DERSİME SÖYLEŞİSİ