Yalnızlık, Geçim Derdi
Nereye Gidersen Git Peşini Bırakmaz Bu Yalnızlık, Bu Geçim Derdi
Nice insanlar gördüm ben bu sokaklarda
Kimi üzgün, kimi kahırlı
Kimisi de epey bezgin bu hayattan
Kimi verirsin almaz bir selam
Kimisi ise pek mi pek yaman
Kiminin yok giymeye bir donu
Kimisi gizlemiş kinini iki dudağının kıvrımlarına
Kimisi ise kimsesizliğini derin bakışlarına
Soluyor öfkeyle burnunun kıllarına kadar
Haz alarak ilaç içer gibi sigarasını kimi
Sana yarım dil ucu da olsa
Gülümseyişiyle dokunuyor kimi
Kimi geçen mutlu anları anıyor
Alın çizgisindeki inip kalkmasından belli
Kimisi de açlığını bastırıyor, bastırıyor
Derin suskunluğunda
İki büklüm elinde sığındığı bastonu
Bir tutam şirin sakalı bir Nasrettin Hoca kimi
Kimisi de
El aman dileniyor, biraz güç için yalvarıyor Hakk'a
Bir yanı çökmüş tarihi yapılar gibi
Kiriş gibi destek arıyor bükülmüş de olsa bacaklarından
Pek neşeli, çok neşeli gülüp geçiyor hayata İskambil kağıtlarında hüznünü dağıtıyor,
Sırtında hala mı diye bakılan küfesiyle
Ayva satıyor titrek sesiyle kimisi
Kehribar sarısı bıyığıyla kendinden emin
Bektaşi edasıyla biraz mağrurlu yürürken birisi
Kimisi dünyanın en büyük hazinesi
Çocukluğunu saklamış
Mahzun ve mahçup
Kirpiklerinin arasına
Hüzün, hüzün, hüzün dokunsan değil
Zaten ağlıyor yüzü içine derin kederler içinde
Belli ki evi dar geliyor sokaklar sırdaşı oluyor kimi
Amma da
Ne güzel isimli sokaklar var, diyor
Kaldırımlar boyu volta atarken
Yıldızlı, çiçekli, eski zaman efsaneleri gibi efsunlu
Bu kaçıncıdır bu dırdır, bu asabiyet
Bitmez mi deyip
Kırk yıllık komşusundan yakınıyor kimi
Kediler bir alem yahu sahi
Hiç söz etmesek olur mu onlardan
Her birisinin öyküsü tüm insanlarınkinden çok
Ama çoğunun keyfine diyecek yok
Biraz karın tokluğu, biraz sıcak görünce
Tüm tasaları bitiyor, çok uzaklara gidiyor
Öyle ya ne koca dayağı, ne barınma derdi
Ne de kira derdi var başlarında
Her vapur düdüğü çalanda
Ağızları yüreklerine gelmiyor ya
Apansız sanrılar içinde geçim ve yaşam denen
Çözümsüz bilmecenin içinde kaybolan
Hayalleri zaman zaman darmadağın olan
Kederli gözlerle ufka dalan
Ana ve baba olma yükü altında ezilenler gibi
Ama ne yalan söylemeli
Şöyle keyifli keyifli
Serilip horlamaları unutturuyor sahiden
Tüm insanların her türlü hallerini, huylarını, homurtularını...
Ayhan Aydın
9 Kasım 2021