Sömürüye Hayır!

Sömürüye Hayır!

 

AYHAN AYDIN

 

 

Dünyaya gel

İnsan başlasın

Tanrı’yı bul

Korku başlasın

Ağalık beylik

Bir bir başlasın

 

Bin yıl on bin yıl

Bunca emek bunca yıl

Karun bitirsin

Süleyman başlasın

 

Sen ki dünyayı cennete çevirdin

Dünyaya hükmün başlasın

Ruhi SU

 

Dünyaya hükmün başlasın güzel, iyi insan; dünyaya hükmün başlasın!

Eşitlikçi, özgürlükçü, paylaşımcı insan!.. Sevgin yayılsın yeryüzüne.

Onurlu, duygulu temiz insan, gel tut aydınlat karanlıkları.

Emekçi insan, çilekeş insan, çiçek gönüllü insan, erit çirkinlikleri, yok et  tortuları.

Binlerce yıllık uygarlık tarihi en kokuşmuş, pörsümüş dönemini yaşıyor.

Emperyalizmin sömürü çarkları tüm güzel değerleri parçalayıp, yok ediyor.

İnsanı, insani tüm özellikleri hoyratça savuran kapitalist sistem, soyuyor, emiyor, tüketip yok ediyor, insan özünü.

İnsanı kendine, insanı topluma yabancılaştırıyor. İnsanı emeğine yabancılaştırıyor.

İnsanı köreltiyor, daraltıyor, yalnızlaştırıp, umutsuzluklara sürüklüyor.

Tüketeceksin, sadece tüketeceksin kapitalist sistemde.

Kendine yarayan her şeyi, ama her şeyi kullanıp tüketeceksin.

Başta insanı kullanacaksın. Dostluk, arkadaşlık...

Bunlar kişiyi sömürmek için kamufle edilmiş içi boş terimler.

Aldatacaksın, kıracaksın, inciteceksin  umursamayacaksın dünyayı. “Kafana göre takılıp”, “Hayatını yaşayacaksın”.

Tüket ama mutlaka tüket. Soy, çal, çırp ama tüket. Sömür ama tüket. Onursuzca da olsa tüket. Soysuzlaşarak tüket.

Dünyada sadece sen varsın yararlan, yararlan her şeyden; sömür, sömür her şeyi.

Em bir vampir gibi, sülük gibi, şiş, şiş büyü. Ama sakın bulanmasın miden.

En güzelini yapıyorsun!

 

Emek işkencede mahzun

Tenim ayaklarım üryan

Enver Gökçe

 

Kapitalist düzende koyun olacaksın.

Seni güdecek bir çoban her zaman hazırdır.

Karnın mı aç, sancın mı var?  Meramını sadece meleyerek yansıtacaksın.

Okumayacaksın, sormayacaksın, bilinçlenmeyeceksin, eleştirmeyeceksin, hiç karşı gelmeyeceksin.

Sadece meleyeceksin, emperyalizmin emrettiği şekilde meleyeceksin. Sistem seni süreceği alanları iyi biliyor. Çocuğun evde açlıktan ağlarken, bilet alıp maça gideceksin, esiri olduğun sistemin haykırışıyla, karşındakilere ana avrat sövüp tüm sorunlarını halledeceksin!

12 Eylül gericilere yaradı ya, kitap okumayıp, yakacaksın.

Parayı Allah yapan kapitalist düzen, değersizliği, onursuzluğu erdem yapan kapitalist düzen. Sömüren zulmeden emperyalist düzen.

Yıkılası emperyalizm, ezilesi faşizm,  kuruyası gericilik.

Bu güzel ülkemizi kuşatan, bizi bize düşman yapan, bizi birbirimize düşüren gerici sistem.

Ulusal varlığımızı, bağımsızlığımızı yok etmek isteyen emperyalist sistem.

Babayı oğula, kardeşi kardeşe düşman yapan, soyu bozuk kokuşmuş sistem.

Ve tüm bunlara rağmen yine yine haykıracağız; barış, barış, barış... diye.

Yine yine bağıracağız; kardeşlik, kardeşlik, kardeşlik... diye.

Hiç susmadan, hiç usanmadan savunacağız birlik, birlik, birlik... diye.

Ve tüm dünyaya, Türkiye’den, Anadolu’dan, güzel vatanımızdan sesleneceğiz;

Yeşersin tüm dünyada ve ülkemde;  sevgi, duygu, barış, özgürlük demokrasi... diye.

 

“Her yıl 1 Mayıs yürüyüşünde

Kırmızı bir gül gibi açılıyor

Türküleriyle Pir Sultan’ın

Açılıyor alanlara dikilmeye

Solduramadığı sancak yüzyılların

“Dönem dönsün ben dönmezem” diyen ses

açılıyor kapılar

Şaha gitmeye”

Kemal Özer, 1993

YAZI; 1 Mayıs 1993

EKİN İDİK OLDUK HARMAN, AYHAN AYDIN, (ALEVİLİK BEKTAŞİLİKLE İLGİLİ HABERLER, ETKİNLİKLER, SÖYLEŞİLER, YORUMLAR, FOTOĞRAFLAR – 1992 - 2004), 2005, İstanbul, KAHRAMAN OFSET, (SAYFA: 134-135)