Kütahya Domaniç’te Şiir ve Dostluk Şöleni

Kütahya Domaniç’te

Şiir ve Dostluk Şöleni

 

AYHAN AYDIN

 

Kütahya Şiir Severler Derneği tarafından 20-22 Temmuz 2001 tarihleri arasında Kütahya Domaniç’te gerçekleştirilen 2. Şiir Şöleni’ne yurdun dört bir tarafından onlarca şair, şiir sever, ozan, sanatçı ve yazar katıldı.

Evliya Çelebi’nin memleketi Kütahya’da, yürekleri yörenin çinileri kadar parlak ve güzel olan şiir severler tarafından kurulan Şiir Severler Derneği’nin organize ettiği ve birincisinde çok büyük bir ilgi toplayan şiir şöleninin ikincisine de katılım çok yüksek oldu.

Tabiri caizse Edirne’den Kars’a kadar duygularını, şiire döken onlarca şair, dostluk, barış, kardeşlik için bir araya geldiler. Yerel dergilerde, kimi antolojilerde, olanakları ölçüsünde kendi kitaplarında okurlara hitap edebilen bu yürekleri büyük insanlar; yurt sevgisi kokan şiirlerini Domaniç’lilerle paylaştılar.

Osmanlı Devleti’nin kuruluşuna tanıklık eden bir bölgede yer alan tarihi ve tabii güzellikleriyle katılanları gerçekten mest eden Domaniç’in  sanatsever Belediye Başkanı Kadir Yaşar’ın da gayretleri sonucu dostluktan yana iki güzel gün geçirildi.

Halk Ozanı Ali Sağlam’la beraber yaptığımız bu gezide çini diyarı Kütahya’yı gezdikten sonra Domaniç’e ilerlerken Ekmekçi Dede Türbesi’ni, Lala Sultan Türbesi’ni ziyaret ediyoruz.

Domaniç’te ise dünya güzeli halk ozanı Aşık Yoksul Derviş (Şemsettin Kubat)’la karşılaşıyoruz. Yüz yıllık bir çınarın altında hasret gideriyoruz. Afyon Emirdağ’dan kalkıp gelen ozanımız İstanbul’daki dergahların, derneklerin, vakıfların durumunu soruyor.

20 Temmuz Cuma günü onlarca şairden şiir dinleyen Domaniç halkı etkinliğe çok büyük bir ilgi gösteriyor. Yedisinden yetmişine tören alanını dolduran insanlar gecenin geç vaktine kadar kendilerine okunan şiirleri dinliyorlar.

21 Temmuz Cumartesi yaptığımız söyleşiyle bizi Ehlibeyt sevgisinin pınarına bir yolculuğa çıkaran Şemsettin Kubat, aynı gün ziyaret ettiğimiz iki yaylada da söylediği deyişler, okuduğu şiirlerle, sohbetlerle yine bizi dostluk pınarının kaynağını götürüyor.

Hayme Ana, Ertuğrul Gazi’ye yüzlerce yıl önce şöyle seslenmiş; “Oğul, Oğul sofranı yoksullara açık ederek, adaletle hükmederek devleti yönet”. Biz de böyle bir ananın türbesini ziyaret ediyoruz.

Türbe yanındaki tarihi müzedeki eşyalarla Anadolu tarihine bir yolculuğa çıkıyoruz.  

Alperenlerin kurduğu Osmanlı Devleti’nin kurucularının diyarında Geyikli Babaların, Ekmekçi Dedelerin yurdunda bu felsefeyi taşıyan insanlarla sohbet ediyoruz.

Tümü sevgi, saygı, muhabbet kokan bu insanlar, ayrımsız bir Türkiye’de yaşamak istiyorlar.

Sarıcakız’da kaynayan suların yanında yüzlerce yıllık ağaçlar..., yine bin yıllık bir çam ağacı Domaniç Vadisi’ne bakarken, nice uygarlıkların gelip geçtiği bu topraklarda ebediyen kalacak bir kültürü haykırır gibi.

Aynı gün akşam Yurdagül Özay’ın sunduğu programda sahne alan Ali Sağlam, Anadolu gerçeğini dile getiren birbirinden güzel türkü ve deyişleri seslendirerek büyük alkış alıyor. Türk Sanat Müziği sanatçısı  Onur Akay ise gençler ilgi gösteriyor.

Bir söyleşi gerçekleştirdiğimiz Belediye Başkanı Kadir Yaşar ise kaynak yetersizliğinden, ilgisizlikten yakınıyor. Böylesine tarihi bir ilçenin yalnızlığa terkedildiğini söyleyen belediye başkanı özellikle turizmin buraya ilgili arttırabileceğini, bunun için yeni çalışmalar içinde olduklarını söylüyor, Hacettepe Üniversitesi’nde uzun yıllar biyokimya dalında öğretim üyeliği yaptıktan sonra memleketi olan Domaniç’te belediye başkanı seçilen  Kadir Yaşar, bu tip şölenlerin, festivallerin, etkinliklerin önemine değiniyor, yaklaşık yüz kişi konuk etmekten çok memnun olduklarının belirtiyor.

Domaniç İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Mustafa Ceylan ise bize çok yoğun bir ilgi gösteriyor. Özel sohbetimiz bir söyleşiye dönüşüyor. Sağduyu sahibi kişilerin, yazar ve araştırmacıların yeni çalışmalarıyla Alevi/Sünni soğukluğunun giderilebileceğini söyleyen Ceylan, halk katında olmayan sorunun birileri tarafından gerçekten de yapay olarak yaratıldığından yakınıyor.

Dostlarla, şairlerle, Anadolu’nun güzel insanlarıyla, yaylaların serinliğinde muhabbetlerle dolu dolu geçirdiğimiz bu iki günlük seyahatin sonucunda İstanbul’a doğru yol alırken, Evliya Çelebi misali daha nice diyarı gezmeyi Hakk bize kısmet eyleye, diye dua ediyorum.

 

CEM DERGİSİ, AĞUSTOS 2001

EKİN İDİK OLDUK HARMAN, AYHAN AYDIN, (ALEVİLİK BEKTAŞİLİKLE İLGİLİ HABERLER, ETKİNLİKLER, SÖYLEŞİLER, YORUMLAR, FOTOĞRAFLAR – 1992 - 2004), 2005, İstanbul, KAHRAMAN OFSET, (SAYFA:266-267)