Prof. Dr. İzzettin Doğan’ın Katılımlarıyla Balkan Alevileri Bektaşileri Elmalı Baba’da Buluştu...

Prof. Dr. İzzettin Doğan’ın Katılımlarıyla

Balkan Alevileri Bektaşileri Elmalı Baba’da Buluştu...

 

3 Eylül Cumartesi günü, Bulgaristan Kırcali İli, Mestanlı İlçesi, Mandacı Köyü sınırları içinde bulunan Elmalı Baba Dergahı’nın restorasyondan geçirilip yeniden hizmete açılması ve geleneksel Maaye Yapma Etkinlikleri için binlerce kişi bir araya geldi.

 

Güney Bulgaristan Alevi-Bektaşi anma etkinlikleri içinde en önemli ziyaret günü olmasının yanı sıra tüm Balkanlar’dan; Yunanistan’dan, Makedonya’dan, Arnavutluk’tan, Türkiye’den, Romanya’dan ayrıca; Avrupa’nın birçok yerinden bir araya gelip toplanan geniş bir Alevi Bektaşi topluluğunun temsilcileri birlik ve beraberlik mesajları verdiler.

 

Balkanlar’ın (Rumeli’nin) önemli erenlerinden birisi olarak kabul edilen ve kurduğu  Dergah’ta (Tekke’de) yüzlerce baba, derviş hizmet vermiş, bir dönemin ilim ve irfan merkezi olan Elmalı Baba ve Dergahı adına düzenlenen Anma Etkinlikleri Maaye Yapma Günü ve Dergah’ın açılış günü için binlerce insan sabahın erken saatlerinde etkinlik alanına gelmeye başladılar.

 

Türkiye’den Alevi Bektaşi toplumunun yüz akı ve inanç ve toplum önderi Alevi Vakıflar Federasyonu Onursal Başkanı, CEM Vakfı Genel Başkanı Prof. Dr. İzzettin Doğan, Alevi Vakıfları Federasyonu Başkanı Doğan Bermek, Bulgaristan Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi Başkanı Ahmet Doğan, Arnavutluk Tiran’dan Dedebaba Edmond Brahimaj (Baba Mondi), Makedonya’dan Harabati Dergahı’ndan Prof. Dr. Arben Süleymani, Yunanistan’dan Seyyid Ali Sultan Dergahı Baş Dedesi Mehmet Koç ve diğer dedelerle başkanlar, Bulgaristan’ın farklı yörelerinden, Güney Bulgaristan; Kırcaali-Haskova bölgesini temsilen Sadullah Hayrullah Dede, bu arada Deliorman yöresi dede ve babaları, şube başkanları gibi seçkin davetliler etkinliğe katılanlar arasındaydı.

 

Açılışta bir konuşma yapan İzzettin Doğan; Alevi İslam inancının tarihi değerleriyle Balkanlar’da da bugün yaşadığını, binlerce insanı bir araya getirmeyi başaran Rumeli erenlerinin yaktıkları aşk ateşinin aydınlığının bugünlere kadar yansıdığını belirterek törene katılanları selamladı.

 

Yüzlerce eren içinde Elmalı Baba’nın da Hakk Muhammed Ali sevdasını kuşaklar boyunca yaşatarak bugünlere getiren ulu pirlerden birisi olarak Güney Bulgaristan’ı barış ve kardeşlik içinde tuttuğunu söyleyen Doğan, Seyyid Ali Sultanlar’la, Odman Babalar’la, Akyazılı Sultanlar’la, Demir Babalar’la, Sersem Ali Dedebabalar’la, Gül Babalarla Rumeli Erenleri’nin Viyana kapılarına kadar Alevi İslam’ın barış, kardeşlik dolu mesajlarını götürdüklerini onların torunları olan bugünkü insanların aynı mesajları yaşatarak uluslarları barışa katkıda bulunduklarını belirtti.

 

Yine törene katılan inanç ve toplum önderleri, siyasiler Alevi Bektaşi İslam inancının hoşgörü, barış ve kardeşlik dolu yönlerini gösteren, dile getiren konuşmalar yaptılar.

 

Anma etkinliğine özellikle inanç önderi olan dede ve babaların katılımının yoğun olduğu gözlendi. Bulgaristan’ın özellikle Deliorman olarak isimlendirilen kuzey-doğu bölgesinden onlarca inanç önderi bu etkinliğe otobüslerle katılmışlardı. Yunanistan’dan üç otobüsle etkinliğe katılan soydaşların coşkusu ise dikkat çekiciydi.

 

Birçok milletvekilinin de katıldığı etkinlik büyük bir kitleyi bir araya getirmekle kalmadı, erenlerin yolunda, Alevisiyle-Sünnisiyle, Hıristiyanıyla gelecek için; barış, kardeşlik, dostluk için, önemli bir adım atılmasına vesile de oldu. Bu kutlu günde barış güvercinleri, dünya halklarının mutluluğu için uçuruldu.

 

Maaye Yapma Geleneği...

Güney Bulgaristan’da çok yaygın olarak uygulanan Maaye Yapma geleneği burada da büyük bir görkemle yerine getirildi.

Maaye Yapma Geleneği’nde, kesilen kurbanların belli kısımları açık arttırmada satılıyor bu da o dergah yararına bir bütçede toplanıyor, o dergahın (tekkenin) giderleri için harcanıyor.

Maaye Yapma’da bir Yardım Kasası oluşturuluyor. Hem yapılan yardımlar, hem de açık arttırmayla kurban etlerinden elde edilen gelirler burada toplanıyor.

Buradaki bir önemli amaç kazanların kaynaması etkinliğe katılanların hiçbir ayrım gözetmeden tümünün buradaki lokmalardan yararlanmasıdır. Sırf bugün için çok uzak şehirlerden işini gücünü bırakıp Maaye Yapma’ya katılanlar olduğunu yaptığımız araştırmalarda tespit ettik. Özellikle büyük baş hayvan ve “Camuş-Camış” kesmek temel hedeflerden birisi olarak görülüyor.

Bu uygulamanın yüzyıllardır tüm tekkeler için geçerli bir uygulama olduğu araştırmacılar tarafından tespit edilmiştir. Kış aylarına kadar yörede Maaye yapılmayan hemen hiçbir türbe kalmıyor. Bu da buradaki sosyal dayanışmayı arttıran bir etkinlik olarak görülmekte ve yorumlanmaktadır.

 

Görüntü ve Geziler...

 

Elmalı Baba’daki görüntü enfesti! İnsanlığın doruğu olan Alevi-Bektaşi İslam anlayışının benzersiz fotoğrafı vardı burada. Bu fotoğrafa en çok yakışan da İzzettin Doğan’dan başkası değildi doğrusu. Arı duru yüzü bu dergaha çok yakışıyordu. Bu ne yatırım, bu ne muazzam bir yapı, dergah, sevgi yarabbi... Her tarafın böyle pir pak olmasını Hakk’tan niyaz ediyorum.

Sevgili okurlar, bu geziden de büyük bir zevk aldım. Gezi olur da zevk alınmaz mı? Bu benim hayatım değil mi?

Nihayetinde Türkiye’den birçok dede ve babanın fuzuli bir şekilde gezdiklerine inandığım bu kutsal ve bereketli topraklarda, adım çıksa bile, öyle lüzumsuz adamlar gelip gizdiler ki, CEM Vakfı adına da kullanarak buna yanarım... Başkan beni iki gün de olsa, gezdirdi: Kırcaali’ni merkezine beş km. Kadar uzaklıkta bir dergaha vardık, Dallı Ali Baba Türbesi. Kırcaali Barajı’nın hemen yanında, muhteşem bir doğa içinde, yemyeşil bir arazide olan Türbe içinde yemekhane ve cemevi de mevcut. Oldukça bakımlı olan Türbede şamdanlar dikkat çekiyor. Bu Dergahta yüzyıldan fazla ömürleriyle çınar ağaçları var. Her zaman burada cemlerin yapıldığını söyleyen Mustafa Ali Mustafa türbenin içinde bulunduğu köyün Salman Tekkesi Köyü olduğunu, burada Alevilerle Sünnilerin karışık yaşadıklarını, buradaki Bektaşilerin Kızıldeli Süreğini sürdüklerini söylüyor.

 

Kırcaali’ye tepeden bakıyoruz: çok bir büyük bir kent görüyoruz. Sonrasında Arda Nehri kenarında abartman blokları yanında CEM Vakfı’nın da katkısıyla alınan ve cemevi yapılmak istenen arsayı geziyoruz. Sonra Haskova Alan Mahalle’de Demirhanlı Ali Baba türbesini ziyaret ediyoruz. Çok renkli, yemyeşil bir bahçenin içindeki Türbede büyük boy bir Atatürk resmi dikkati çekiyor. Türbe ışıl ışıl...  Niyazlarımızı yapıyoruz.

Sonrasında Mustafa Ali Mustafa’nın kendi köyüne yani Elmalı Baba’nın bağlı olduğu köye gidiyoruz, Mandacı’ya... Annesi ve kardeşiyle tanışıyoruz. Her taraf meyve ağaçlarıyla dolu. İki metrelik boyuyla domates “ağaçları”ndaki kiloluk dometesleri fotoğraflıyorum.

Bir sarhoşluk yine beni sarıyor. Yahu Ayhan be, sen Anadolu çocuğusun, Anadolu’ya da gidince çok şenleniyorsun ama niye Balkanlar’da bu kadar coşuyorsun? Bir bilebilsem su sorunun cevabını!