2 Temmuz Utancı

2 Temmuz Utancı

AYHAN AYDIN

Alevi-Bektaşi Ulularının anısını yaşatmak maksadıyla, Anadolu’nun hemen her yöresinde; özellikle yaz aylarında yapılan etkinliklerde on binlerce insan buluşur.

Hacı Bektaşi Veli, Abdal Musa, Veli Baba, Hamza Baba gibi yurdumuzu aydınlatmış Horasan ve Anadolu Erenlerinin anısına düzenlenen anmalarda cemler, semahlar, sergiler, paneller, söyleşiler düzenlenir; dedeler, ozanlar, babalar, yazarlar, bilim adamlarıyla beraber binlerce insan bir araya gelip kaynaşmanın kıvancını da beraber yaşarlar. Ayrıca yöreye has bir folklorik atmosferde geçen anma etkinliklerinde dostluğa, barışa, kardeşliğe ilişkin mesajlar verilir.

Anadolu’nun büyük ozanı Pir Sultan Abdal’ın da yurdu olan Sivas Banaz’da  geleneksel olarak bu etkinlikler yıllardan beri düzenlenir.

2 Temmuz 1993’te yine dostluk, kardeşlik için; Alevi-Bektaşi İnancı’nı yaşatmak için, Atatürk Devrimleri doğrultusunda, çağdaş, demokrat, laik bir etkinlik yapmak için Sivas giden yüzlerce insanı bir kara gün bekliyordu.

Planlı bir hareket sonucunda binlerce gerici-ırkçı yobaz, Alevilere, çağdaş demokrat insanlara saldırdılar.

Pir Sultan Abdal Kültür Etkinliği’ni kana bulayan bu azgın güruh, Pir Sultan Abdal’ın, Atatürk’ün heykellerini parçalayarak: “Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak” şeklinde sloganlar atarak Atatürk Devrimleri’ne, Çağdaş Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkelerine yönelik saldırılarıyla, Türkiye’de huzur ve güvenlik ortamını, toplumsal barışı yıkmak ve yok etmek istediklerini de göstermiş oldular.

Alevileri dinsizler olarak nitelendiren bu azılı kalabalık, barış, dostluk ve kardeşlik için semah dönen gençlere saldırdılar...

Çağdaşlaşmayı, toplumsallığı, fikir ve inanç özgürlüğünü içlerine sindiremeyen bu her türlü insanlıktan yoksun yığın tarihin en büyük barbarlıklarından birisine girişerek, Madımak Oteli’ne sığınan kadın-çocuk- yazar-sanatçı onlarca insanı ateşe verdiler. Bu eşi görülmemiş vahşette 33 Aydınımız, sanatçımız, çocuğumuz alevler arasında can verirken, Anadolu toprağında bir eşi bulunmayan bu kanlı gün tarihin karanlık sayfalarına yazıldı.

Sivas Katilamı’yla ilgili birçok noktada aydınlatılmadı. Katillere verilen ceza ise toplumsal vicdanda açılan yaraları kapatamadı.

Anadolu’nun toplumsal huzur ve güvenine, barış ortamına yönelik; Alevi-Sünni, Laik-Dinsiz ayrımları yapılarak ülkeyi toptan kaosa sürüklemeyi temel hedef alan bu tertip, toplum ruhunda derin yaralar açmıştır.

Yüzyıllar boyu aynı topraklarda yaşayan ve çıkarcıların politik menfaatlerine alet edilmediğinde bir arada bulunmanın sorumluluğunu beraber göğüsleyen Alevi ve Sünni’ler bu ülkenin sahipleridir. Toplumsal barış ve huzur ancak bu iki inanç grubunun tümüyle kaynaşıp bütünleşmesiyle sağlanabilir.

Her türlü tertibin oyuncağı olmanın ötesinde; Atatürk Devrimlerinin ışığında Alevi-Sünni-Laz -Çerkez-Kürt hiçbir ayrıma mahal vermeyecek şekilde yaşaması bu ülkede herkesin ortak yararınadır.

Yeni Sivasların yaşanmaması için Türkiye’deki tüm demokrasi yanlılarının, sağduyu sahibi Alevilerin ve Sünnilerin bir bütünlük içinde ortak çalışmaları bir zorunluluktur.

Çocuklarımıza barış ve huzur dolu bir Türkiye bırakmak bizlerin elindedir. Bu yüzden hep beraber “Toplumsal barışa, huzura, kardeşliğe... ” ortak adım atalım. Yılmadan bu yoldan yürüyelim.

 

CEM DERGİSİ, TEMMUZ 1999

 

SİVAS ELLERİ

Takkeciler takke takıp yürüdü,

Düşünelim hele bunlar insan mı?

Madımak Oteli’ni duman bürüdü

Düşünelim hele bunlar insan mı?

 

Pir Sultan Abdal’ı orada astılar,

Kerbela’da Hüseyin’i kestiler,

Otuz yedi canı birden yaktılar,

Düşünelim hele bunlar insan mı?

 

Yüreğime sızı düştü bükülür,

Otuz yedi masum nasıl yakılır,

Zalimlerin zulmü nasıl çekilir,

Düşünelim hele bunlar insan mı?

 

Müslümanım diye takke takarlar,

Haya etmez insanları yakarlar,

Sevinçle tepinip çifte atarlar,

Düşünelim hele bunlar insan mı?

 

Biçare Kalender yüreğim yanar,

Yaralı gönlüm Sivas’a döner

Sivas kuzgunları leşe konar,

Düşünelim hele bunlar insan mı?

Kalender Topalcengiz Dede

EKİN İDİK OLDUK HARMAN, AYHAN AYDIN, (ALEVİLİK BEKTAŞİLİKLE İLGİLİ HABERLER, ETKİNLİKLER, SÖYLEŞİLER, YORUMLAR, FOTOĞRAFLAR – 1992 - 2004), 2005, İstanbul, KAHRAMAN OFSET, (SAYFA: 221-222)